Apple, WWDC 23 etkinliğinde tanıttığı karma gerçeklik gözlüğü ile tüm dikkatleri üstüne toplamayı başardı. Haiz olduğu özellikler ile sanal ve artırılmış gerçeklik dünyasını değişik bir boyuta taşıyan yeni AR/VR gözlük birçok gazeteci tarafınca da kontrol edildi. Sadece ortaya çıkan sonuçlar Apple Vision Pro hakkında sual işaretlerine niçin olmaya devam ediyor.
Apple Vision Pro yüzde istenmeyen izler bırakıyor
Wall Street Journal’dan Joanna Stern, Apple’ın yeni Vision Pro modelini geçtiğimiz günlerde tecrübe etme fırsatı buldu. İlk etapta karma gerçeklik gözlüğünün özellikleri mevzusunda etkilenen gazeteci, Vision Pro’nun yüzünde bıraktığı izler sonunda ise şaşkına döndü.
Stern, karma gerçeklik gözlüğünün ilk etapta rakiplerine kıyasla oldukça rahat hissettirdiğini ifade ediyor. Vision Pro‘nun rahat hissettirmesinin en büyük sebebi ise muhtemelen bağımsız bataryası oluyor. Bu sayede oldukca daha hafifçe hissettiren karma gerçeklik gözlüğünün bataryası ise belde yada cepte taşınabiliyor. Oldukça ince ve hafifçe yapılı bataryanın Vision Pro’ya iki saatlik bir kullanım ömrü sunduğunu da hatırlatalım.
Her şey oldukça pozitif yönde seyrederken, karma gerçeklik gözlüğünü çıkarınca ise aslolan mesele ortaya çıkmış benzer biçimde görünüyor. AR/VR gözlüğü çıkardıktan sonrasında burnunda ve alnında çeşitli kızarıklar oluştuğunu farkeden gazeteci bu tarz şeyleri bir video vasıtasıyla bizlerle paylaştı. Ortaya çıkan bu görüntü ise 3 bin 500 dolar fiyat etiketine haiz bir ürün için hayal kırıklığı olarak nitelendirilebilir.
Apple, yapmış olduğu tanıtımda çağrı edilen gazetecilere Vision Pro ile otuz dakika geçirmelerine olanak tanıdı. Ortaya çıkan bu izlerin yalnız otuz dakikada oluşması da bir öteki sual işareti olarak karşımıza çıkıyor. Vision Pro’nun 2 saat benzer biçimde bir kullanım sonucunda yüzde iyi mi bir tesir bırakacağını ise anlamak güç.
Apple, Vision Pro ile sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisine büyük bir katkı sağlamış oldu. Sadece tüm etkisinde bırakan özelliklerine karşın Vision Pro’nun da gelişmesi ihtiyaç duyulan noktaları bulunduğunu görüyoruz. Peki siz sanal ve artırılmış gerçeklik hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Kaynak: teknolojipusulasi.com