Rus kökenli fizikçi ve girişimci Mikhail Kokorich tarafınca İsviçre’de kurulan start-up Destinus, havayolu ile ulaşım süresini minimum 5 ila 10 kat arası düşürecekleri yeni hipersonik hızlarda jet seyahati teknolojisi üstünde çalışıyor. Üstelik ilk desteğini de aldı. İşte detaylar…
Hipersonik hususi jet ve yolcu uçağı artık hayal değil!
Avrupa’dan Avustralya’ya meydana getirilen tayyare seyahati şu anda ortalama 20 saat sürüyor. ABD’nin ise kıyı şeridi eyaletlerinden New York 8 saat, Kaliforniya ise 15 saat civarı sürüyor. Bu iki mesela verilmesinin en büyük sebebi ise Avrupalı turistlerin en oldukça tercih etmiş olduğu bölgeler oluşu.
Fakat her iki ülkede okyanusaşırı olduğundan Avrupa’da yaşayan insanoğlu seyahat süresinden yakınma ediyor. İsviçre’de kurulan ve ilk yatırımlarını almayı başaran start-up Destinus ise bu mevzuda beklenmedik bir çözümle geliyor.
Şirket, Mach 5 ve üstü hızlarda gezi edebilen ve hidrojenle çalışan yeni nesil bir tayyare prototipi üstünde çalışıyor. Kısaca ses hızının 5 katından daha yüksek bir sürat ile gidebiliyor. Bu sayede Avustralya yolculukları 4 saat, ABD ise yalnızca 90 dakika sürecek.
Bu uçağın Türkiye’ye gelmesi halinde ise İstanbul-Ankara ve İstanbul-İzmir arası gezi süresi yalnızca 5-6 dakikaya düşebilir. Sadece düzgüsel bir tayyare yolculuğundan bahsetmiyoruz. Şu sebeple bu hızlara ulaşmak için Dünya atmosferinin üst sınırı olan 50 km’nin üstüne çıkması gerekiyor. Zira sürtünme sadece o süre minimuma inecektir.
Birazcık daha teknik tarafına bakacak olursak hipersonik tayyare, kalkış ve inişlerde hidrojen yakıtlı hava soluyan turbojet motorlarını kullanacak. Hipersonik hızlara çıkması için ayrı bir ramjet roket motoru bulunacak. Sadece bir avantaj olarak atmosfere yalnızca ısı ve su buharı yayacağını söyleyebiliriz.
Destinus’in ilk tayyare prototipi 25 yolcuyu 7 bin 500 km’ye kadar taşıyabilecek. Zaman içinde hem yolcu sayısı artacak hem de menzili. Aslına bakarsanız firmanın gelecek planlarına baktığımızda ulaşmak istediği hedefin 100 şahıs kapasitesine haiz bir yolcu uçağı bulunduğunu görüyoruz.
Genel sonuca bakarak bir tablo çizecek olursak, şirket 2021 yılından beri uçağın tasarım ve kontrol sürecini sürdürüyor. Almış olduğu yatırımlar da işleri hızlandırmasına pozitif tesir yapmış oldu. Fakat kullanımda görebileceğimiz en erken tarih 2030’lu yıllara uzanıyor. Mevcuttaki tayyare yolculuklarının yerini alması ise 2040’ları bulabilir.
Kaynak: teknolojipusulasi.com